Çivril Adı
ÇİVRİL" kelimesi, "BOL SULU GEÇİT" (veya bol su akan geçit) anlamındadır.
Bu yöreye gelen ilk türk göçebelerin, Büyükmenderes Nehri,Işıklı Gölü, Küfü Çayı,
Gümüşsu'daki ve Işıklı'daki kaynakları ile oldukça bol miktarda suya sahip olan
yöreye bu adı verdikleri düşünülmektedir.Ancak, ÇİVRİL" kelimesinin "bol sulu geçit"
anlamyıda olduğu bu gün dahi pek az bilinmektedir. Bu nedenle, “ÇİVRİL” adının,
“ÇEVRİL” kelimesinden geldiği hakkında 3 değişik rivayet vardır.
1-Etrafı daığlarla çevrili olduğundan ilk yerleşim yerine “ÇEVRİL” denilmiş, zamanla
değişime uğrayan ad “ÇİVRİL” olmuştur.
2-Verimli ve yeşil ovasının güzelliği nedeniyle gelenler sonradan tekrar döner (çevrilir)
gelirmiş, bu yüzden “ÇEVRİL” denilmiş zamanla “ÇİVRİL” olmuş.
3-Timurlenk, ordusuyla ilçe kuzeyindeki İğdir sırtlarından geçip gitmekte iken aşağıdaki
geniş ve güzel ovayı görerek bir süre konaklamak istemiş ve ordusunu ovaya indirmiştir.
Fakat ovanın büyük bir bölümünün bataklık olduğu anlaşılınca, orduyu riske atmamak
için “geri dön” anlamında “ÇEVRİL” demiş, böylece Çevril olan yerleşim yeri adı
zamanla “ÇİVRİL” olmuştur.
Bütün bu rivayetler Çivril adı ile uyumlu olmakla birlikte, ÇİVRİL" kelimesinin
"bol sulu geçit" anlamında olduğunu unutmamak gerekir.
ÇİVRİL'İN İDARİ GEÇMİŞİ
Çivril, Osmanlı Bursa Vilayeti'nin, Karahisar-ı Sahip Sancağı'na (daha sonra Afyon
Vilayetine) bağlı, SANDIKLI Kazası'nın IŞIKLI Nahiyesi'ne bağlı bir köy iken 1886
yılında BELEDİYELİK olmuştur. Tabi ki hala Işıklı Nahiyesi'ne bağlıdır.
1892 yılında Sanıklı Kazası'na bağlı NAHİYE olan Çivril, bu yıllarda Demiryolu'nun
da gelmesiyle hızlı bir gelişme göstermiş ve 1910 yılında KAZA (İlçe) olmuştur.
Gene Afyon İli'ne bağlıdır.
1925 yılına kadar Afyon'a bağlı kalan Çivril ilçesi, 1925 yılından itibaren DENİZLİ
İli'ne bağlıdır.
Bugün Denizli İli'nin en geniş ilçesi olan Çivril'e bağlı, ilçe merkezi dahil 10
belediyelik ile 58 köy vardır.
ÇİVRİL'İN GENEL TARİHİ
Tarih boyunca birçok değişik milletin ve uygarlığın yaşadığı Anadolu’nun batısında,
ormanlık dağlarla çevrili verimli topraklara sahip geniş bir ova, zengin kaynak
suları, doğal bir göl ve ovanın ortasından geçen bir nehir.
Doğal yapısı bu özelliklerde olunca Çivril Yöresi, ilk çağlardan beri önemli bir
yerleşim bölgesi olmuştur.
Çivril Ovası’nda, tarih boyunca Anadolu’da ve özellikle Batı Anadolu’da kurulmuş
olan birçok devletin ve uygarlığın izleri görülmektedir.
Bunlardan biri, ilçe Merkezi’nin 6 km güneyinde bulunan BEYCEHÖYÜK’tür. Hitit İmparatorluğuna
bağlı ARZAVA KRALLIĞI’nın merkezi olan Beycehöyük’te bulunan eserler, m.ö. 3000
yıllarına aittir.
Bir diğer önemli kalıntı, ilçe merkezinin 10 km kuzeyinde yer alan (Işıklı yakınlarında)
EUMENYA’dır.
Zamanla; KARYA, FRİK, LİDYA, PERS, BÜYÜK İSKENDER, SELEVKİ ve BERGAMA krallıklarının
hakimiyetinde kalan Çivril Yöresi, m.ö.130 yıllarında ROMALI’ların egemenliğine
girmiştir. İlçenin 20 km. güneydoğusunda bulunan HÖYÜK ve kayalara yapılmış SÜVARY
ve ARABA KABARTMALARI’nın PERS dönemine ait olduğu kabul edilmektedir.